Amerika, Kaçtığı Afganistan’a Yeniden Dönmenin Yollarını Arıyor

İsmail Bendiderya 30.09.2021 21:45:55
Medyaya Ortadoğu adıyla lanse edilen Batı Asya bölgesinde ilginç olaylar yaşanmaya devam ediyor.
ABD öncülüğündeki NATO yayılmacılığının gerilemek zorunda kaldığı Afganistan’ın önemi birdenbire arttı.
Neden dersiniz?
İran’ın Batılı devletlere göre beklenmedik şekilde Şanghay üyesi olması mı yoksa?
*
Bundan sonra Batı emperyalizminin işi gerçekten zor artık…
Dünkü yazımda, ABD’nin Irak’tan çekilmek istediğini, bir gidip bir geldiğini, ama bir türlü bunu kabullenemediğini ve bunu Afganistan’da da göreceğimizi yazmıştım.
ABD ciddi anlamda “gel-git” ler yaşıyor.
Özellikle kongre baskını olayından sonra afallamış durumda.
Bu büyük fiyaskoyu bir türlü hazmedemiyor.
İçine sindiremiyor.
Haklı.
Bara tantanayla girip etrafa sataşan at hırsızı kovboy, tekme tokat kovulunca dünyaya rezil oldu çünkü.
*
Evet, daha bir ay önce Afganistan’dan apar topar kaçıp, işini oraya yerleştirdiği fitne tohumları unsurlarıyla götürmeyi planlayan ABD, o tohumların ifşa edildiğini, dahası; İran’ın Şanghay üyesi olduğunu görünce panikledi ve kaçtığı Afganistan’a geri dönmenin yollarını aramaya başladı.
Irak’taki durum burada da aynen geçerli yani.
Medyanın gündemi bu!!!
Yediği yumruklarla şaşkına dönen ABD artık kimseyi şaşırtmıyor.
*
ABD’nin Afganistan’ ı neden işgal ettiğini hâlâ bilmeyenler var.
Bunlar, Avrupalı İngiltere ve Asyalı Çin’in de dünyadaki konumunu bilmiyor, görmüyorlar.
ABD’nin bütün oyunlarını bozup tekerine hep çomak sokan ve ona eğilmeyerek bölgede büyük bir direniş ve duruşu tetikleyen İran İslam Cumhuriyeti’nin hemen yanıbaşına konuşlanıp onu kuşatmak ve üzerinde baskı kurabilmek Amerika’nın birinci önceliğiydi.
Ama ezeli düşmanı Sovyetlerin sahalarına çökmek, Asya’nın zenginliklerini yağmalayabilmek için Çin’in ticaretini engelleyip ipek yolunu kontrol etmek ve Afganistan’ın müthiş zenginliklerine çöreklenmek de olmazsa olmazı tabii ki!
ABD’nin Bu amaçla planladığı Afganistan Savaşı, 2001 Ekim'inin 7. gününde başladı. 
Bu savaş, Amerika Birleşik Devletleri tarafından 11 Eylül saldırıları gerekçesi ile yapıldı ve kılıfın adı da CİA dostu “Bin Laden” oldu.
O günlerde zeka seviyesinin düşüklüğüyle gündeme gelen ABD Başkanı George W. Bush'un "terörle mücadele" politikası kapsamında yaptığı bu savaşta ağzından kaçırdığı “Bu bir dinler savaşıdır, Hırıstıyanlığın kutsal savaşıdır, İslamın kökünü kazıyacağız, ben bir Haçlı şövalyesiyim” demesi herşeyi bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermeye yetmiyor mu?…
*
Evet, Amerika Birleşik Devletleri 20 yıllık direniş karşısında yıpranmaktan kurtulamayıp askerlerini Afganistan'dan çekti.
Resmen kaçtı.
Ama bunu hala hazmedebilmiş değil…
Hele, kendisinden sonra kurduğu oyunun bölgenin asıl sahipleri tarafından nasıl bozulduğunu görünce ABD haklı olarak fena halde “bozuldu”…
*
Dün akşam medyaya bir haber düştü.
ABD Genelkurmay Başkanı Milley "Biden'a Afganistan'da 2500 asker kalmasını önerdik" dedi.
Beyaz Saray ise bunu hemen yalanladı!
Evet, Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan’dan kaçmak zorunda kaldı.
Ama bu rezalet Washington’u da itibarını da yerle bir etti.
Ülkede kurumlar arasında çelişkili açıklamalar yapılıyor.
Çünkü ABD sindirmesi çok zor bir hezimet yaşadı …
*
General Milley, Afganistan'da 2 bin 500 asker bırakılması tavsiyesini Biden'a ilettiklerini ancak Biden yönetiminin bunu kabul etmediğini söylediğinde yüzü kıpkırmızıydı.
Miley'in açıklamasına yanıt, kısa süre sonra Beyaz Saray'dan geldi. Beyaz Saray Jen Psaki, Milley'in iddiasını yalanladı.
ABD fena halde çuvallama sürecine girdi dostlar…
Durun hele, nelere şahit olacağız daha…
Keser döndü, sap döndü bir kere…
 
*
Afganistan’ın yeniden işgali için Rusya'dan üs istedi!
Rezaletin ve komedyanın daha büyüğü dün ortaya çıktı. 
ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, geçen hafta mevkidaşı Orgeneral Valery Gerasimov ile yaptığı görüşmede Rus üslerini Taliban'a operasyon için kullanma talebini iletti!
Evet, yanlış duymadınız, ABD Rusya’ya yalvarmaya başladı.
 ABD, Afganistan yenilgisi ardından ülkeden çekilme kararı almıştı. Ancak bu ülkede; sözde terörle mücadele operasyonları için başta Pakistan olmak üzere Afganistan'a komşu birçok ülkeden üs talebinde bulundu.
ABD'nin bu isteğine henüz bölgede üslerini kullandırmasını istediği ülkeler cevap vermedi.
ABD basınında yer alan haberi aynen aktarıyorum:
“ABD Genelkurmay Başkanlığı, Orgeneral Milley'nin Rus mevkidaşı Gerasimov ile Helsinki'de görüştüğünü ve başta Afganistan'dan çekilme süreci olmak üzere birçok konuyu ele aldığını açıkladı.Görüşmenin açıklamada yer almayan detayı ise Milley ile ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in Senato Silahlı Hizmetler Komitesinde ifade vermesinden hemen önce Wall Street Journal gazetesine sızdırıldı. İsminin açıklanmasını istemeyen bazı ABD'li yetkililer gazeteye yaptığı açıklamada, Orgeneral Milley'nin Helsinki'de Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyinin üs talebini  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e iletmek üzere Orgeneral Gerasimov'a aktardığını ileri sürdü.
Yetkililer, Gerasimov'un bu konuda herhangi bir söz vermediğine dikkati çekerken, Putin'in 16 Haziran'da ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesi sırasında Amerikan askerlerine Rus üslerinde ev sahipliği yapabilecekleri fikrini ortaya attığını ve Milley'nin teklifinin de bu görüşmeye dayandığını söylediler.
ABD Genelkurmay Başkanlığı ve Savunma Bakanlığı konuya ilişkin henüz resmi açıklama yapmadı.”
Neden mi?
Çünkü ABD yasalarına göre, ABD'nin Rusya ile askeri iş birliği yapması yasak!
Evet, ABD, yani Pentagon kendi kanunlarını çiğniyor ve “düşman” dediği Rusya’yla işbirliğinin yollarını arıyor!
Müthiş bir skandal!
Gerçekten büyük bir rezalet!
“Düşmanının önünde diz çöküp yalvaran bir Amerika”…
Epeydir ABD’nin tükeniş sürecine girdiğini söyler ve yazarken abartmıyormuşuz demek ki.
Bunu kendileri söylüyor:
“ABD Genelkurmay Başkanı Milley: Afganistan'dan çekilme süreci itibarımıza zarar verdi, El Kaide bir yıl içinde ABD'yi tehdit edebilir” diyor.
Yani: Kendimizi toparlar toparlamaz ve ektiğimiz fitne tohumları tutar tutmaz Afganistan’dayız!
Hem de “kurtarıcı” rolünde!
Ve tabi ki Afganistan’a demokrasi götürmek için!
Tıpkı Irak kumpası gibi…
Tabi ki yerseniz!
Çünkü o köprünün üzerinden çok sular geçti sayın Yankee aga!
*
Şimdi içimizdeki ABD sevicilerin buna nasıl kızdığını ve bunu “sindirmek” te zorlandığını biliyorum.
ABD neden bunca yalvarsın ki?
Doğru bir soru.
Açıklayayım efendim:

Afganistan, bütün emperyalist devletler için çok önemli bir konumda…

Asya'da denize sınırı olmayan bu ülke doğu ve güneyde Pakistan, batıda İran, kuzeyde Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan, doğuda da ufak bir sınırla Çin ile çevrili.

 Afganistan Çin ve Hindistan'ı birbirine bağlayan enerji koridoru üzerinde stratejik bir konumdadır.

Hele, İran’ın Şanghay üyesi olması, bu konumun önemini katbekat artırmış bulunuyor.

ABD Afganistan'da kaç asker kaybetti, biliyor musunuz?

Biz 30 Ağustos zaferini kutlarken, Amerika tam 19 yıl 47 hafta süren, yaklaşık 2 trilyon dolara mal olan, yaklaşık 2 bin 500 ABD askeri ile 240 bin Afgan'ın hayatını kaybettiği en uzun savaşın mağlubu oldu!
 
Tarihe dikkat ettiniz mi? 30 Ağustos… Bunu farkeden oldu mu hiç?
Sanmıyorum…
Olsaydı, medyayı sallardı yandaşı, muhalifi, yalakası…
Vatan derdi ve insanî aşkı olmayan bir gözde o basireti hiç aramayın, bulamazsınız.

*

ABD, 20 yıl boyunca Afgan halkına kan kusturdu.
Düğünleri savaş uçaklarıyla bombaladı.

Görüntüler medyaya sızınca da “yanlışlıkla vurduk” dedi.

ABD askerleri sırf zevk olsun diye, yoldan geçen Afganları kadın çocuk demeden vurup öldürdüler, cesedi üzerinde  Hip Hhop dansı yapıp fotoğraf çektiler ve o fotoğrafları hiç utanmadan, zerrece sıkılmadan sosyal medya sayfalarında paylaşıp yayınladılar!

Kestikleri uzuvları çantalarına koyup, duvara asmak için memleketlerine götürdüler!

İşgal ve inanılmaz zulümler ettiği Afgan halkına tekrar çökmek için şimdi de Rusya’nın önünde diz çöküyor.

İbret alana bu kadarı yeter, ama ABD’ye bu kadar rezaletin yetmeyeceği kesin…
Göründüğü kadarıyla daha büyük rezaletler yolda…
Bu film izlemeye değer doğrusu.
Sağlıcakla kalın efendim.

Yazarın Diğer Yazıları