Günlerce medyaya pompalanan haber asılsız çıktı. Dünya Siyonist medyasının kuyruğundan ayrılmayan malum medyalarımız da aynı haberi verdiler…
Zaten 40 yıldır “İran ABD ile anlaştı” haberini en az bin kere yazmadılar mı?
Hepsi de yalan çıkmadı mı?
Buna rağmen, birkaç gün önce yine aynı oyun 1001. defa sergilendi
“Malum ekran mankenlerimiz” de “Bakın, İran bile ABD’yle anlaştı, ABD medyası yalan diyecek değil ya!” dediler.
Hiç araştırmadan, hiç sormadan…
ABD medyasının güçlü kısmının bizzat ABD’nin emrinde olduğunu ve gayet rahat şekilde, pekâlâ yalan haberler de yayınladıklarını da bile bile hem de…
Ama dün, o haberin asılsız olduğu ortaya çıktı.
Hem ABD, hem İran tarafı, böyle bir anlaşma olmadığını resmi ağızlardan açıkladılar.
Ve tabi, bizim o “medyaşör” TV ekran mankenlerimiz her zamanki gibi şimdi sus-pus…
İşlerine gelmedi galiba, baksanıza;
Havaya bakıp ıslık çalıyorlar.
***
Haber neydi?
“ABD, İran’la anlaşmaya vardığını açıkladı. Anlaşmaya göre, iki ülke arasında casus takası yapılacak ve ABD İran’a ait olan ve kendisinin bloke ettirdiği İran’ın yurt dışı bankalarındaki mal varlığından 7,5 milyar doları serbest bırakacak…”
Takas işinin aslı, casusluk için gönderilen önemli bazı CİA ajanlarının İran tarafından ele geçirilip hapse atılması… ABD de, böyle durumlarda hemen takasa zemin hazırlamak için bazı İran vatandaşlarını tutuklar…
7.5 milyar dolara gelince…
ABD, dünyanın uluslararası bütün kanunlarını çiğneyerek, İran’ın birçok ülkeye satmış olduğu petrol, gaz… vb ihracatının bedeli olarak o ülkelerin bankalarına yatırılan paraya el koyuyor, İran’ın parasını bloke ediyor ve ettiriyor.
İran’dan aldığı ürünlerin parasını ödemek isteyenleri de ya tehditle ya da yaptırımla, o da olmayınca, alenen kaçırmak veya darbe yapmak suretiyle vazgeçirmeye çalışıyor.
Ülkemizde en son yaşanan örneği, Halk Bank davası ve Rıza Zarrab olayıdır.
Yolsuzluk, hırsızlık, eşkıyalık ve korsanlık yapan ne Türkiye, ne İran, ne Zarrab, ne de Halk Bankası’dır… Bütün bunları yapan taraf Amerika’dır.
Bir de utanmadan zeytinyağı gibi üste çıkıp gerçeği tersyüz ederek medyaların yardımıyla dünyaya yalan söylemektedir.
Ama artık dünya eski dünya değil ve herkes artık bunları biliyor…
***
İran’ın “Ancak eşit takas” ve “ABD tarafından kanunsuzca el konulan bütün İran mal varlıklarından blokajların kaldırılması” şartını öne sürmesi üzerine, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, İran ile mahkum takası üzerine anlaştıkları yönünde medyada kendilerinin çıkardığı haberleri tekzip etti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price’ın, İran ile mahkum takası üzerine anlaştıkları yönünde medyaya pompaladığı haberleri tekzip etmesi ABD’nin asparagas medya yöntemlerine rağmen İran cephesindeki yenilgilerine bir yenisini daha eklemiş oldu.
Sözcü Price, medyada bu bağlamda çıkan haberler doğru olmadığını, bundan önce de belirttikleri üzere İran’da tutuklanan veya kaybolanların hakkında İran’la görüştüklerini ve onları geri getirmeden çalışmalarını durdurmayacaklarını kaydetti.
Bundan önce İranlı bazı kaynaklar El-Meyadin kanalına Amerika yönetimi yakında İran’ın bloke edilen 7 milyar dolar paralarını ve Amerika’da hapis yatan dört İranlı vatandaşı serbest bırakmayı kabul ettiğini açıklamıştı.
***
İran da ABD ile mahkum takasını tekzip etti
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatipzade İran ve Amerika arasında mahkum takası ile ilgili medyada çıkan haberleri tekzip etti. Pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında Viyana’da Almanya, Fransa, Britanya, Çin ve Rusya’dan oluşan 4+1 grubu ile yürütülen müzakerelere temas eden İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hatipzade, İran İslam Cumhuriyeti’nin kesin politikasının, Amerika’nın BM güvenlik konseyinin 2231 sayılı kararnamesinde belirlenen tüm yükümlülüklerine harfi harfine uymasından ibaret olduğunu belirterek, bu süreçte ne aceleci davrandıklarını, ne de yıpratıcı oyunlara girdiklerini belirtti ve ABD’nin de bu oturuma katılmak istemesi halinde ayak oyunlarına girmeden gelip katılabileceğini açıkladı.
Ve tahmin edileceği üzere, ABD Viyana oturumunu sabote edecek ayak oyunlarına başladı…
***
Öncelikle, açıklama gününün tam da İran’ın Viyana görüşmelerine denk gelmesi, bu görüşmeleri sabote etmek istediğini gösteriyor ve bu da Avrupa ülkelerini fena halde öfkelendirdi tabi.
Ayrıca, ABD’nin dünya kamuoyunu kandırmak için pompaladığı haberin amacının, ABD’nin, kendisine boyun eğmeyen İran’ı uzlaşmacı göstermek istemesi olduğu ortada…
Bir de, yakında İran seçimleri var..İran halkına, “Bakın, ben tam anlaşmak isteyecektim ki, sizin taraf kabul etmedi” diyerek İran’ın saftoriklerini kışkırtıp o ülkede kaos çıkaracak…
En azından seçimleri sabote etmeye çalışıyor açıkçası…
Bizdeki oyunlarla ne kadar benzeşiyor, değil mi?
Oyun oynayıp kumpas kuran taraf aynı çünkü:
ABD!
Eller ve yürekler birleştikçe bu oyunlar daha hızlı bozulacak ve eşkıya da kaçıp gizlenecek yer arayacak.
Er veya geç, olacak olan budur, bundan kimsenin zerrece şüphesi olmasın.
Kimse de “ABD!” diye ürküp boşuna enseyi karartmasın.
O devir çoktan kapandı.
Sağlıcakla kalın.
