İran'ın tek amacı şiiliktir diyenler yanılmıştır. İran, Müslümanların topraklarını işgal eden, yer altı ve yer üstü kaynaklarına el koyup çalan ve mazlum halkının evlerini, yaşam kaynaklarını yerle bir eden ve aynı zamanda bir sinek kadar değer vermeden kanlarını döken İsrail, Amerika ve uşaklarına karşı vermiş olduğu haklı bir mücadeledir.
Tarihi bilmeden kendilerine pay çıkaran bazı kalemşörler, okurları yanlış yönlendirmekte ve yanlış bilgilendirmektedirler. Bilgi sahibi olmadan, kulaktan dolma sözlerle İran'a haksızlık yapmaktadırlar. İran her zaman, başka bir amacı olmadan İslam ümmetini düşünmüş, onu daima ayakta tutmaya çalışmış, İslam'ın birliği için kırmızı gül uzatmış, vahdete ve birliğe davet etmiştir. Ayrıca komşu ülkelere de komşu gözüyle bakmıştır. Tek derdi dağınık olan Muhammed (saa) ümmetinin; dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadan tek bir merkezde (Kur'an'i yolda) birlikte olmaktır. 1400 yy dır Müslümanları bölüp guruplar haline getiren zihniyetin, Müslümanların başına musallat ettikleri beladan kurtarmaktır. Taraf tutmadan mazlum, işgal edilen ve ezilen Müslümanlara her nerede olursa olsun yardım elini uzatmaktır. Yardım eli uzattığı kimselerden büyük, küçük zararlar gelse bile. Tıpkı; Kerbela da tek derdi Kur'an olan İmam Hüseyin'i (as) örnek alarak.
Yeri gelmişken! Bazı kimselerin Kerbela olayından sonra İmam Hüseyin (as) ve şehitlerinin olayları karşısında sessiz kalındı iddialarına cevap olarak; Kerbela olayından hemen sonra zulümün karşısında yapılan kıyamları aşağıda sırasıyla belirtmek istedim. Kerbela da olaylara şahit olan Zeyel abidinin (as) oğlu Zeyd (ra) ve birçok kimse kıyam etmiş, Emevi zihniyeti ile büyük mücadeleye girişmiştir.
Kerbela vakasından hemen sonra kıyam eden İmam Hüseyin (as) evlatları (taraftarları.)
-Zeyd (ra)
Birinci asırda ve İmam Hüseyin'in (as) Şehadetinden sonra kıyam etmiştir. Nihayetinde hicri 122 de kanlı kıyamda Kufe de şehit olmuştur.
Zeyd'in Şehadetinden sonra oğlu Yahya.
-Yahya (ra)
Ümeyye oğullarına karşı mücadelenin Sancaktarı oldu ve Horasan da kıyam etti, hicri 125 de şehit oldu.
-(Nefsi zekiye lakabıyla ünlü olan) Muhammed ibni Abdullah... ibni Hasan (as).
Mensur Abbasın hilafeti zamanında kıyam ederek hicri 145 de şehid oldu.
-İbrahim ibni Abdullah.
Kardeşi Zekiye'nin Şehadetinden sonra aynı yıl Irak'ta kıyam edip şehit oldu.
-(Şehid-i Fekh lakablı) Hüseyin ibni Ali, ibni Ali, ibni Hasan... İmam Hasan (as).
Abbasi hilafeti zamanında Mekke de kıyam ederek şehit olmuştur.
-(İbni Taba Tabai) olarak ün kazanan, Muhammed ibni, İbrahim ibni, İsmail ibni... İmam Hasan (as).
Yine aynı yıl içerisinde kıyama devam ederken vefat etmiştir. Ve bunun peşisıra Emevi zihniyetle hüküm sürenlerle birçok kıyam ve mücadele olmuştur. Ve en büyük mücadele ise "Muhtar" tarafından yapılmış; Kerbela da olan olayların intikamını almış, zamanın imamının yüreğine serin su serpmiştir. Ve böylece, Muhtar'ın (ra) ordusu büyük bir mücadele sonucu Kerbela da İmam Hüseyin'in (as) katillerinin cezasını vermiştir. (Elbetteki bundan önce de birçok yakın ve sevenleri tarafından isyan eylemleri oluşmuş, sonuçta Emevi zihniyeti yıkılmış, Abbasi devri başlamış ve bitmeyen mücadele devam ede gelmiştir günümüze kadar. Işte, İran'ın mücadelesi de tıpkı İmam Hüseyin (as) ve yaranları gibidir. Sadece Kur'an, İslam ve Muhammed (saa) ümmetin varlığının tek vücut kalması içindir. Birileri kalkıp İran'ın tek derdi Şiilik derse, burada bir fesat aramak gerekir düşüncesindeyim. İran ırkçılık., mezhepçilik değil, Muhammed (saa) ümnetinin birlik olması peşindedir. İsrail hükümeti sadece Filistin'li lerle değil, tüm Müslümanlara savaş açmış, yok etme planları kurmuştur. Siz hiç mi Kur'an okumazsınız? Hiç mi, Yahudiler hakkında ayetleri görmezsiniz? Allah'ın uyarılarına hiç mi güvenmezsiniz? İsrail'in gayri Müslim ülkelerle birlik olmuş, bazı korkak ve satılmış Müslüman ülkelerin liderlerini korkutarak veya satın alarak birlikte Müslümanları yok ederken; bazıları hala, İran kendi inancını yaymak için Filistin, Suriye, Irak, Yemen, Afganistan ve birçok Sünni ülkelere yardım ediyor çığırtkanlığı yapıyor peşindeler. Bunca yıldır Müslümanların başına ne geldiyse; bilinçsiz ve satılmış Müslümanlar tarafından gelmedi mi? Bir düşünün bakalım, İran olmasaydı, Ortadoğuda projelenmiş olan kutsal bölgeler çoktan İsrail'in gasbettiği topraklara eklenmiş, egemenliği altına alınmıştı. Ayrıca, Yahudilerin Müslümanları köle etme hayalleri gerçek olacaktı. İsrail hükümeti sadece İslam'ı değil, Hıristiyanlığı da yok etme çabasında olmasını kimse görmüyor mu?
Şair mısralarında ne güzel yansıtmış:
Bu topluluk döndü dinden, saptı küfre.
Allah'ın rızasına sırt çevirmişlerdi eskiden de.
Ali ile en hayırlısı ebeveyne sahip ve en kerim,
Oğlu Hasan'ı katletmişlerdi bu güruh-i zalim!
"Halkı toplayın savaşmak için Hüseyin'le!"
"Haydi, durmayın gelin!" diyen bunlardı yine...
Musa Dedei