İşgal Rejiminin Dinamosu ve Boykot

Recai Yurdan 7.12.2023 15:31:00
Bugün Siyonist işgal rejimini ayakta tutan ve onun devamını sağlayan temel unsurlara baktığımızda dört eksenle karşılaşırız.Birincisi ordu, ikincisi istihbarat, üçüncüsü normalleşme, dördüncüsü ise ekonomidir. Bunları dikkate aldığımızda, bu unsurlar arasında karmaşık bir ilişki ağı bulunmaktadır. Öncelikle, askeri güç stratejik bir öneme sahiptir; ikinci olarak, istihbarat faaliyetleri bu yapıyı destekleyerek önemli bir rol oynamaktadır. Üçüncü olarak, normalleşme çabaları, rejimin meşruiyetini artırmak amacıyla yürütülmektedir. Son olarak, ekonomik faktörler, rejimin dayanıklılığını sürdürmesinde kritik bir rol oynamaktadır.

Tam da burada boykotun ne denli büyük bir ehemmiyete sahip olduğu hatırlanmalıdır. Siyonist rejimle tesis edilen her türlü siyasi ve diplomatik bağlantı, aynı zamanda ona ekonomik avantajlar sağlayan ticari ilişkiler, bu rejimin varlığını sürdürebilmesinin temel dayanakları arasında yer almaktadır. Bu ilişkilerin karmaşıklığı, rejimin ayakta kalma stratejilerinin derinliğini ve geniş kapsamlı etkileşimini vurgular, bu sayede siyasi, diplomatik ve ekonomik alanlarda birbirini tamamlayan bir yapı ortaya çıkar.

Ancak unutulmamalıdır ki, Siyonist rejimi ayakta tutan unsurlar arasında en öne çıkan unsur ekonomidir. Ekonomik dinamikler, ordunun gücünü destekleyerek, istihbarat faaliyetlerini sürdürerek ve normalleşme çabalarını hem finanse ederek hem de gücünü pekiştirerek bu rejimin temel dayanağını oluşturur. Ekonomik stabilitenin sağlanması, diğer kilit unsurları besleyen ve sürdüren bir anahtar rol oynar, bu da rejimin genel direncini ve etkinliğini artırır.

Siyonist rejim, dünya genelinde doğrudan uluslararası şirketlerden aldığı destekle güç bulmaktadır. Bu şirketlerin Siyonist rejime sağladığı finansal destek, askeri saldırılarını finanse etmek için kullanılmaktadır. Bu nedenle, İsrail'e destek olan firmalardan alışveriş yapmak, genelde İslam ve ümmet düşmanlarına, özelde ise Filistin'i işgal eden Siyonist rejime destek anlamına gelir.

Bu destek, Siyonistlerin Filistinli kardeşlerimize karşı yürüttüğü saldırıları finanse etmelerine katkıda bulunmaktadır. Dolayısıyla işgal rejiminin farklı birimlerinin çalışmasında bir motor görevi gören ve işgalin işlediği tüm cinayetlerin üzerinde bina edildiği ekonomik iskelesini kökünden dinamitlemek elzemdir.

İşgal rejimin ekonomik iskelesini kökünden dinamitlemek için öncelikle başta Türkiye olmak üzere İslam Ülkelerinin bu işgalci rejimle biran önce hemen şimdi tüm ekonomik ilişkilerini bitirmeleri gerekmektedir. Ekonomik boykoto halkın bizlerin katılması önemli ancak yeterli etkinin olmasını için öncelikle devlet düzeyinde yapılması gerekiyor.

Filistin Gazze meselesinde çok önemli mesajlar veren dünyayı söz değil iş üretmeye çağıran Ak Parti iktidarından beklentimiz öncelikle Ceyhan’dan işgal devletine giden petrol gidişini durdurması ve tüm diplomatik ve ticari ilişkiyi sonlandırmalıdır. İktidarın ekonomik boykotu kadar tabi ki her bir Müslümanın bu boykota katılması çok ama çok önemli.

Öte yandan bazıları şirketlerin çok uluslu olmalarından bahsederek bazıları da ürün boykotunun anlamsızlığını dile getirerek boykotun beyhude bir iş olduğunu iddia ediyorlar. Asıl beyhudelik onların bu motivasyon kırıcı laflarıdır. Ne demişler "gölge etme ihsan istemez." Ya da "karanlığa küfredeceğine bir mum da sen yak!" Bunların durumunu anlatan sayısız örnek vardır. Fakat değmez. Neymiş? çok uluslu sirketlermiş! Ne yani, bu şirketlerin çok uluslu olmalarına mı bakacağız? Çok uluslu olunca caiz mi oluyor?

Eğer yapmıyorsan, en azından yapanları küçümseme, lütfen! Önderimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v) Hayber kalesini nasıl ele geçirdiğini hatırlayın: İnlerinden çıkmayan Yahudilerin hurma ağaçlarını keserek onların hayat damarlarını kesmiş oldu. İbrahim'in ateşine su taşıyan karınca gibi, elimizden geleni yapma çağrısıyla bir araya gelmeliyiz.

Birlikte boykot hareketine katılarak, Gazze'de hayatını kaybeden bebeklerin mermilerin finansmanı biz olmayalım (maazallah). S

Selam olsun yürekleri Filistin halkıyla atanlara! Selam olsun AksaTufanı operasyonuna destek olanlara!