Gazeteci ve yazar Soner Yalçın “Şii Nasrallah'tan Nusayri Esad'a... Katliama -Yıkılışa Sevinmek” başlıklı yazısında Ortadoğu’da yaşanan sorunların mezhep ayrılığına dayandırıldığı zihniyeti eleştirdi.
Gazeteci ve yazar Soner Yalçın “Şii Nasrallah'tan Nusayri Esad'a... Katliama -Yıkılışa Sevinmek” başlıklı yazısında Ortadoğu’da yaşanan sorunların mezhep ayrılığına dayandırıldığı zihniyeti eleştirdi. Yalçın yazısında “Doğru yaklaşım bu değildir. Bu emperyalizmin “böl yönet” politikasıdır.” ifadelerini kullandı.
Soner Yalçın yazısında şu ifadeleri kullandı:
Ortadoğu’da İsrail’e karşı çıkan Müslüman ülkeler arasında başı kim çekiyordu: İran ve Suriye! Ki ittifakları Hizbullah’tan Husilere kadar örgütler de var.
Bu ülkeler ve örgütlerin “çimentosu” Şiilik-Nusayrilik…İsrail, düşman bildiği İran’ı bombaladı.
İsrail, düşman bildiği Hizbullah’ı barındıran Lübnan’ı bombaladı.İsrail, ezeli düşmanı Esatları yenilgiye uğrattı.
Türkiye’deki mukaddesatçıların şu tavrına şahit olduk:
İsrail, İran’a saldırdı kem küm ettiler, Tahran’ı suçladılar!
İsrail, Lübnan’da Hizbullah’a saldırıp Hizbullah lideri Nasrallah’ı öldürmesine sevindiler.
Bizim kimi Müslümanlar hâlâ meseleye “mezhep gözlüğü” ile bakıyor. Emperyalizm, Ortadoğu’nun yeraltı-yerüstü kaynaklarını sömürmek için binbir tuzak kuruyor ve kendini dini bütün sanan kimileri bu oyuna geliyor: Şiiler, Nusayriler-Aleviler yıkılsın da ne olursa olsun
Bu “kör” inananların sözde hepsi Hz. Ali aşığı…
Ortadoğu’da yaşanan sorunları sadece mezhep ayrılığına dayandırmak doğru yaklaşım değildir. Bu emperyalizmin “böl yönet” politikasıdır.
İslam ülkelerinin birbirine olan güvensizliğinin yok edilmesi şarttır. Yoksa bölgede tek kazanan kırılganlığı sürekli tetikleyen emperyalizm olacaktır.